Ana Sayfa HUKUK 21 Nisan 2017

Avukat Mehtap Yeter-Seray Engin kardeşlerden büyük başarı

Türkiye’de hukukta bir ilk gerçekleşti. Tecrübeli avukatlar Mehtap Yeter-Seray Engin kardeşler Türk Ceza Kanunu ve buna bağlı olarak Türk Medeni Hukuku’nu iyi bilmeleri önemli bir kararın alınmasına vesile olarak büyük bir başarı gösterdiler.

Kadıköylü kardeş avukatlardan Türkiye’de “müşterek velayete” ilişkin ilk emsal karar alındı.

Av. Mehtap Yeter Engin ve Avukat Seray Engin müşterek velayet kavramının hukukumuzda yerleşmesi konusunda ilk somut adımı atarak velayet konusundaki büyük sıkıntıların ve tartışmaların sonlandırılmasını sağladılar.

Av. Mehtap Yeter Engin ve Av. Seray Engin müvekkilleri C.A.T. adına Çorlu 1. Aile Mahkemesi’ne başvurarak “müşterek velayet” talebinde bulundu.

HUKUKTA BİR İLK: AİLE MAHKEMESİ MÜŞTEREK VELAYETE ONAY VERDİ

Çocuklar mağdur olmayacak

Çorlu 1. Aile Mahkemesi boşanmış çiftlerde sosyal travmaya dönüşen velayetin kime verileceğine ilişkin davada, tarihi bir karar ile müşterek velayette onay verdi. Milat niteliğindeki karar ile artık çocukların mağduriyetine son verilirken, anne ve babaya eşit sorumluluklar tanındı.

MAĞDURİYET KONULARI

Türk Medeni Hukuku’nun 166. Maddesine göre, parçalanmış ailelerde çocuğun sorumluluğu tek taraflı olarak anne ya da babaya veriliyordu. Bu durumda sorumluluk dışı kalan anne ya da baba, çocuğunun geleceğiyle ilgili karar veremediği gibi, bankada çocuğu adına hesap açamıyor, barınma, bakım, beslenme, sağlık, eğitim, miras gibi fiziksel ve sosyal mağduriyetlerinde söz sahibi olamıyordu.

KARAR EMSAL NİTELİĞİNDE

2010’da evlenen C.A.T ile davalı Y.H.T çiftinin, A.M. ve A.M. adında iki çocuğu dünyaya geldi. Eşler, şiddetli geçimsizlik sebebiyle boşanmak için T.M.K. 166/3. maddesine göre dava açtı. Ancak dava normal boşanma davası değildi, ilk defa bir çift, boşanmalarda çocuklara yönelik yaşanan dramatik mağduriyete son vermek için özel bir protokolle müşterek velayet için uluslararası hukuktan yararlanma yolunu seçti.

MEDENİ KANUNA AYKIRI DEĞİL

Mahkeme, T.C. adına 14 MART 1985’te imzalanan 11 nolu Değişik İnsan Haklarını ve Ana Hürriyetleri Korumaya Dair Sözleşmeye Ek 7 nolu protokol doğrultusunda Milletlerarası sözleşmelerin kanun hükmünde olduğu gerçeğinden hareketle, “ortak velayet” kavramının Türk hukukuna ve Kamu düzenine aykırı olmadığına hükmetti. Ayrıca,  “Evliliğin bitmesi halinde, eşlerin çocukları ile ilişkilerinde, özel hukuk niteliği taşıyan hak ve sorumluklarda eşit olduklarına” hükmetti. Yargıtay da ortak velayeti küçüklerin yüksek menfaatine uygun buldu.

TAKVİME BAĞLANDI

Protokole göre, çocuklar Pazar-Perşembe arası anne perşembeden pazara kadar da baba yanında kalacak. Tatil ve bayram günleri de takvime bağlandı.

Av. Mehtap Yeter Engin açıklamasında: “Müşterek velayet ile anne ve babaların boşandıktan sonraki velayet hakları ortak şekilde devam edecek.

Eski uygulamada boşanan çiftlerden sadece bir tanesine velayet hakkı veriliyordu, bu durum anne, baba ve çocuklar açısından büyük olumsuzluklara yol açıyordu.

Anne- babalar, çocukların velayeti konusunda uzlaşamadıkları taktirde velayet üzerindeki tartışmalar sebebi ile mahkemeler boşanmaya da karar veremiyordu.

Bu uygulama ile toplumun temelini oluşturan evlilik birliği sulh ile sonlandırılabilecek.

Çocukların anne veya baba destek ve ilgisinden yoksun bireyler olarak yetiştirilmesinin önüne geçilecek.

Çorlu 1. Aile mahkemesi kararına kadar, müşterek velayet hukukçular arasında oldukça tartışıldı.

İstanbul mahkemeleri henüz bu konuda bir karar vermiş değil. Bu durum hukukumuz açısından devrim niteliğinde bir karardır.

Karar aynı zamanda boşanmış olan anne ve babalar için de çok önemli “velayetin nez’i” davası ile müşterek velayet uygulamasına geçilebilecek.” dedi.

selyus