İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi Rektör Yardımcısı ve Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Şükran Şıpka, “Ekonomik şiddet aile içi şiddetin bir türü olarak kabul edilmektedir” dedi.

Geçtiğimiz günlerde Aile Mahkemesine başvuran E.A., eşi M.A.’nın evlendiklerinden bu yana hiç çalışmadığından ve sorumsuz davranmasından dolayı boşanma talebinde bulunmuştu. İstanbul Aile Mahkemesi, kadının açtığı bir boşanma davasında ‘ekonomik şiddet’ kavramını kullanıp bunu ‘ağır kusur’ sayarak emsal niteliğinde bir karara imza attı. Konuyla ilgili açıklamada bulunan Prof. Dr. Şükran Şıpka, ekonomik şiddetin aile içi şiddetin bir türü olarak kabul edildiğini söyledi.

“AİLE HAKİMİ, EŞİ, BOŞANMA İLE BİRLİKTE, MADDİ VE MANEVİ TAZMİNAT İLE YOKSULLUK NAFAKASI ÖDEMEKLE YÜKÜMLÜ TUTULABİLİR”

“Ailenin ekonomik ihtiyaçlarını kötü niyetli olarak karşılamamak, kadının çalışmasını engellemek ya da zorla çalıştırmak, erkeğin düzenli çalışmaması ve kadının gelirini elinden alması, evin geçim giderlerini kasıtlı olarak karşılamamak, evin elektrik, su, doğalgaz vb. yaşamsal ihtiyaç faturalarını ödemeyerek, bu temel ihtiyaçların kesilmesine yol açmak gibi hususlar ‘ekonomik şiddet’ olarak kabul edilmektedir” diyen Prof. Şıpka, “Bu tür şiddetin hüküm sürdüğü evliliklerde, evlilik birliğinin çekilmez hale geldiği ve Türk Medeni Kanunu’nun 166. Maddesinde yer alan genel bir boşanma sebebi olabileceği kabul edilir. Aile Hakimi, ekonomik şiddet içeren bu tür davranışlarda bulunan kusurlu eşi, boşanma ile birlikte, maddi ve manevi tazminat ile yoksulluk nafakası ödemekle yükümlü tutulabilir” ifadelerini kaydetti.