Ana Sayfa YAŞAM 5 Ocak 2014

Rizeliler milli iradeye destek verdi

Milli iradeye desteklerin verildiği Ümraniye Rizeliler Birliği dostluk ve dayanışma gecesine Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı’da katıldı.

Rizeliler milli iradeye destek verdi

Milli iradeye desteklerin verildiği Ümraniye Rizeliler Birliği dostluk ve dayanışma gecesine Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı’da katıldı.

Ümraniye’de faaliyet gösteren Rizeliler Birliği, Çavuşbaşı Kasrı’nda düzenlediği dayanışma gecesi ile hemşerilerini buluşturdu. Başkan Necmettin Birinci yönetimindeki Rizeliler Birliği’nin gecesine aynı zamanda bir Rizeli olan Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı da katıldı. Özel bir televizyon kanalından canlı olarak yayınlanan gecede bir araya gelen Rizeli hemşeriler, son günlerde milli iradeye yönelik yapılan saldırılar karşısında Başbakan Erdoğan’a destek mesajları verdiler.

Birlik ve beraberlik mesajlarının verildiği anlamlı geceye Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı’nın yanı sıra; AK Parti İstanbul Milletvekili İsmail Safi, RİDEF Başkanı Celal Erdoğan, Çekmeköy Belediye Başkanı Ahmet Poyraz, AK Parti Çekmeköy İlçe Başkanı Şahmettin Yüksel, AK Parti Ümraniye İlçe Başkanı Öztürk Oran, İSTESOB Başkanı Faik Yılmaz, ESSİAD Başkanı Necmettin Sarı, Ümraniye Bakkallar Odası Başkanı Resul Taşçı, Ümraniye Şoförler Odası Başkanı Nezih Mert, Türkiye Muhtarlar Federasyonu Başkanı Kadir Delibalta ve çok sayıda davetli katıldı.

“Rizelilerin birlik ve beraberliğini güçlendireceğiz”

Gecede hemşerilerine selamlayan Birlik Başkanı Necmettin Birinci, dernek olarak birbirinden farklı etkinliklere imza atarak hemşerileri tanıştırmaya ve kaynaştırmaya çalıştıklarını ifade etti. Gerçekleştirdikleri faaliyetleri özetleyen Başkan Birinci, yaptıkları her çalışmayla hedeflerine bir adım daha yaklaştıklarını ifade etti. “Hedefimiz Rizeli hemşeriler arasındaki birlik ve beraberlik duygularını güçlendirmek ve Rize kültürünü yaşatıp yaygınlaştırmak” diyen Birinci, “Birlik olduğumuz sürece bu hedefimize daha kolay ulaşırız” dedi. “Rize, ülkemizin cennet köşesidir” diyen Birinci, “Ülkemizin her yerinin Anadolu kardeşliği etrafında birleşmesini istiyoruz” şeklinde konuştu. RİDEF Başkanı Celal Erdoğan da hemşerilerine birlik ve beraberlik mesajları verdi.

Poyraz, “Başbakan Erdoğan’a sahip çıkıp, sonuna kadar arkasında duracağız”

Çekmeköy Belediye Başkanı Ahmet Poyraz da bir konuşma yaparak, son günlerde milli iradeye karşı yapılan saldırıları değerlendirdi. Hemşerileri Başbakan Erdoğan’a sahip çıkıp, sonuna kadar arkasında durmaya devam edeceklerini söyleyen Başkan Poyraz, “Bu halk, ülkesinin ve milletinin geleceği adına sonsuza dek Başbakanı’na sahip çıkmaya devam edecektir” şeklinde konuştu.

“Halk saldırılara karşılık veriyor”

Daha sonra kürsüye gelen Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı da uzun bir konuşma yaptı. AK Parti iktidarının icraatlarını anlatan Bakan Yazıcı, son zamanlarda yaşanan olaylara değinerek; “Ne zamanki Türkiye atılıma geçiyor birileri harekete geçiyor” dedi.
Hükümete karşı yapılan operasyonların tamamen yıpratmaya yönelik olduğunu kaydeden Bakan Yazıcı, “Milli iradeye karşı yapılan saldırılar halktan karşılığını görmeye devam edecek ve sandıkta hepsinin hesabını yine bu halk soracaktır” şeklinde konuştu. AK Parti iktidarı döneminde ülkede huzur ve refah seviyesinin arttığını söyleyen Yazıcı, eğitimden sağlığa, ulaşımdan hayatın her alanına kadar Türkiye’nin içerde ve dışarda önemli mesafeler kaydettiğini vurguladı. “İşte böyle zamanlarda bu gibi saldırıların olması manidar” diyen Bakan Yazıcı, hemşerilerine seslenerek milli iradeye sonuna kadar sahip çıkılmasını istedi.

Kaynak: Yerel Gazete

“Milletten aldığımız güçle yolumuza devam ediyoruz”

Bakan Yazıcı hep sorun çözerek bu günlere geldiklerine dikkat çekerek, “Birikmiş devasa sorunlar vardı. Sebebi şu veya bu. Devletin millete borçları vardı. Bunları ödedik. 15 milyar dolayında nemaları ödedik. 3 milyar TL dolayında Konut Edinme Yardımlarını (KEY) ödedik. Bunlar unutulmuş, böyle geliyoruz. Devlette vesayet unsurları vardı. Siyaset üzerinde çok ağır bir vesayet baskısı vardı. Toplumsal mühendislikler vardı. Sabırla, metanetle ama elbette ki milletimizden aldığımız güç ve destekle, onları kendi görev ve yetki alanlarına yönlendirmek suretiyle yolumuzu devam ettik. Türkiye’nin siyasi tarihinde var olan müdahale ve darbe süreçleri çok farklı sebeplerle izah edilebilir” şeklinde konuştu.

“Söz konusu değil”

Yazıcı, program çıkışında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Yazıcı, Türkiye’den Suriye’ye insani yardım taşıdığı ve Hatay’ın Kırıkhan İlçesi’nde ihbar üzerine durdurulduğu ileri sürülen TIR’da, askeri mühimmat ele geçirildiği yönündeki iddialara ilişkin, Suriye’ye açılan kapıların belli statü içinde faaliyet gösterdiğini belirterek, “Suriye’de içi karışıklıklar olmadan önceki bir faaliyeti yok. Yani gümrük kapılarımızda komşu ülkede güvenlik sorunu başladığı günden itibaren biz, Suriye’ye açılan gümrük kapılarımızın çalışmasını yeni kurallara bağladık. Bakan onayı ile bağladık. Burada da vatandaşlarımızın güvenliği öncelikli” dedi.
Yazıcı 7-8 ay önce tardım amaçlı, giden malzemelerin sevkine belirli koşullar altında izin verildiğini belirterek, “Ama bu silah olayları olunca; Yemen’de gündeme geldi, Mısır’da gündeme geldi. Biz oraların basınlarını da takip ettik. Dolayısıyla bu olaylar veya bu söylemler, bu tartışmalar başladığı günden itibaren, yardım taşıyan araçları mutlaka risk değerlendirmesi içine alıyoruz. X-raydan geçiriyoruz. Dolayısıyla bu günlerde sözü edilen, taşıma yapan TIR olduğu söylenen aracın, gümrük kapılarından bizim kayıtlarımıza göre çıkışı söz konusu değil” dedi. Bir gazetecinin MİT’in aracı teslim etmediği iddiası yönündeki soruya ise Bakan Yazıcı, olayın o boyutunu bilmediğini ifade ederek, “O tamamen İçişleri Bakanlığı’nın görev, yetki ve sorumluluk sırasında. Zaten bakanlığım onun açıklamasını yaptı” şeklinde konuştu.

“Yargıçlık kolay bir meslek değil”

TBMM Başkanı Cemil Çiçek’in “138. Madde ölmüştür” ifadesine yönelik görüşü sorulan Yazıcı, “Ben Meclis başkanının değerlendirmelerini esas alıp bir şey söyler miyim? Yapamam öyle bir şey. Ama mahkemelerin bağımsızlığıyla alakalı değerlendirmeler doğru. Mahkemelere çok fazla yüklenme oluyor diye düşünüyorum. Yargıçlık kolay bir meslek değil. Bir yargıç elbetteki önüne gelen dosyayı incelerken, irdelerken, delilleri toplayıp değerlendirirken, kararını oluştururken kanuna, hukuka ve vicdani kanaatine göre karar verir. Kanunları bir yana itip öyle karar vermez. Bunun adı keyfilik olur. Hukuk olmaz, hukuk devleti olmaz. Dolayısıyla her vatandaşımızın beğenmediği, uygun görmediği, kendi bakış açısı itibariyle doğru bulmadığı kararlarla ilişkin elbetteki eleştiri hakkı var. Tepki koyma hakkı var. Ama her işte olduğu gibi tepkilerimizde de, eleştirilerimizde de ölçülülük içerisinde olmalıyız. Ölçüyü aşan her türlü söylem karşı taraf için tahkir niteliği taşır. Dolayısıyla o kurumu yıpratır. Türkiye’de bu süreçleri maalesef çokça yaşıyoruz. Özellikle bu Balyoz, Ergenekon ismi verilen davalar dolayısıyla maalesef yaşıyoruz” diye konuştu.

Kaynak: Türkiye

Etiketler:
selyus