Veli DALBUDAK

Selam Olsun

GECE

Bir güzel mavi kaplıyor üstümüzü. Hem bizim, hem ağaçların, hem kuşların, börtü böceğin, hem de ezanların. Koskoca kainat, elbise değiştiriyor bir and

GECE

Bir güzel mavi kaplıyor üstümüzü. Hem bizim, hem ağaçların, hem kuşların, börtü böceğin, hem de ezanların. Koskoca kainat, elbise değiştiriyor bir anda. Süslenip püsleniyor, yıldızlar takıştırıyor gece mavisi elbisenin orasına , burasına. Romantik bir havaya giriyor. Baloya gitmeye hazır, bu güzel kiminle dans edecek dersiniz.

Bir güzel mavi kaplıyor üstümüzü. El ayak çekiliverecek, sokaklar boşalacak, hatta şairin dediği gibi kaldırımlar kimsesizleri emzirecek. Serseri tayfası, başıboş köpekler gibi hırlayarak dolaşacak, çöp kokulu karanlıklarda. Sıradan bir öfkeye teslim olan sustalının sesi susturacak karanlıkları ve havlayan köpekleri ve dahi göğsünü açmış kimsesizleri emziren kaldırımları. Karnını yarmadan kaldırımların, nasıl anlayabilir şair, kan kırmızısı hakikati.

Bir güzel mavi kaplıyor üstümüzü. Bir de güzel dolunay yükseliyor ardından. Yılanlar bile sevişiyor şehvetli ışığında. Gri bulutlar bastırmaya çalışıyor Ay’ı. Ama ne mümkün! Dolunay doludizgin yükseliyor ve tüm baskılara rağmen yapışıyor engin maviliğin tavanına. Aç kurtlar uluyor dağların derinliklerinde. Birkaç köpek cevap veriyor, köy sahipsiz değil dercesine. Şu başı göklere değen Ulu dağa baktıkça, sanki gece, köyün üstüne yıkılıverecek.

Bir güzel mavi kaplıyor üstümüzü. Karardıkça mavi, ruhum aydınlanıyor sanki. Gecenin derinliklerinde vicdanımın sesiyle buluşuyorum. Buluşmak mı, yok yok boğuşuyorum. Acımasız bir başpehlivan o, elenseleri boynumu kıracak neredeyse. Yerden yere vuruyor beni, künde üstüne künde. Tuşa gelmemeliyim, açık vermemeliyim, bir daha, bir daha asla, gecenin derinliklerine bu kadar pervasız girmemeliyim. Karardıkça mavi, aydınlanıyorum. Hakikat, karanlıkta kuluçkaya yatıyor, gün ağarınca kabuğunu kırıyor.

Bir güzel mavi kaplıyor üstümüzü. Kaplumbağa gibi çekiyoruz başımızı içeri. Sevgi pınarına dalıyoruz aşk ile. Nefesimiz yettiğince yüzüyoruz, rüyalardan yapılma hakikatli bir dünyanın içinde. Bize ait olana sarılıyoruz. Bize ait olan gerçeklere ve de hayallere.

Bir güzel mavi kaplıyor üstümüzü. Gece mavisi alabildiğine dolduruyor gözlerimizi. Alabildiğine dolduruyor yüreğimizi. Alabildiğine hesapsız, olabildiğine büyük. Gece, kepenkleri indirme vaktidir. Gece, kimseye hesap vermeden, gündelik hesapları kapatma vaktidir. Gece, sevaplara da razıdır, günahlara da. Gece, günah çıkarmalara da razıdır. Ve gece, eriyor sabahın karşısında…

Veli DALBUDAK

selyus