Türkiye’de 24 Haziran seçimleri yaklaşırken, siyasiler de oldukça yüksek dozlu söylemlerle sahalarda seçmenleriyle buluşuyor. Aslında son 15 yıl siyasi arenada siyasetin nabzı hiç düşmedi.

Bir yanda kendi tabirleriyle yıkım ekibi, öbür yanda yapım ekibi.

Bir yanda ülkemizin içine düştüğü siyasi, iktisadi, sosyal anlamda yaşanılan sıkıntılardan kurtulması için olanca gücüyle gecesini gündüzüne katarak mücadele veren yapım ekibi, öbür yanda ülkenin kazanımlarını yok sayarak, yapılan hizmetleri engellemek için mücadele veren yıkım ekibi.

Tabi bütün bu gelişmeler milletin gözü önünde yaşanıyor. Söz de karar da hakem olan milletin elinde.

Yazımın başlığını ‘SİYASET ve NECASET’ koydum. Zira bugün meydanlarda yaşananlara baktıkça aklıma bu başlık geldi. Ağıza alınmayacak hakaretler, küfürler, iftiralar havada üşüşüyor.
Üstad Necip Fazıl’ın Sakarya şiirinde söylediği gibi;
Her şey akar, su, tarih, yıldız, insan ve fikir;
Oluklar çift; birinden nur akar; birinden kir…

Şimdi AK Parti’nin karşısında ittifak yapmış liderlere ve söylemlerine şöyle bir bakalım, ne diyorlar.

Tek, tek ele almaya da gerek yok. Çünkü hep bir ağızdan koro şeklinde biz yıkmaya geliyoruz, biz yapım ekibi değil yıkım ekibiyiz diyorlar adeta.

Yine her biri aynı nakaratla, 3. Boğaz Köprüsü’nü istemediklerini, 3. Havaalanını durduracaklarını, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ni yıkacaklarını ve Kanal İstanbul gibi mega projeyi durduracaklarını utanmadan, sıkılmadan beyan ederken yerine alternatif bir icraatı da ortaya koyamamanın acizliği içerisinde faaliyetlerini sürdürüyorlar.

AK Parti’ye küsmüş, başka partilere oy vermeyi düşünen insanlara bile alternatif siyaset imkanı veremediklerinden, küskün insanların bile oylarını partilerine kanalize edemeyenler nasıl olur da ülke yönetimine talip olur, bunu da anlamış değilim.

Muharrem İnce’nin son söylemleri yenilir içilir cinsten değil. Allah aşkına bunlar hangi akla, hangi millete hizmet ediyorlar.

Nevşehir mitinginde çıkmış 2. Ordu Komutanı İsmail metin Temel paşaya senin o apoletlerini sökeceğim demiş.
Sayın ince neden acaba bu paşaya kafayı takmış.

O zaman Temel Paşa kimdir, bir tanıyalım.
Afrin kahramanı Temel paşa 15 Temmuz gecesi darbecilere karşı ön safta yer almış, özellikle Afrin’de teröristlere karşı yürütülen Zeytin Dalı harekâtının komutanı olan Temel paşa, kısa sürede Afrin’i terör unsurlarından temizleyerek çok önemli bir görevi yerine getirmiştir. O kadar ki, Afrin’i devamlı olarak takibi altında tutan Temel Paşa Mehmetçiğin şehir merkezine girişinin hemen ardından, valilik binasına çıkarak buradayız mesajını vermiştir. Bölgeyi avucunun içi gibi bilen, 5 bin teröristi etkisiz hale getiren Temel Paşanın suçu, muharrem İnce’nin nezdinde başarılı bir komutan olması mı?

Afrin operasyonuna şiddetle karşı olan dış güçlerin ağzını kullanarak, seçim meydanlarında kahraman paşamıza sarfettiğin sözler bu milletin düşüncesini yansıtmıyor sayın İNCE… Sizin bu milletle kan uyuşmazlığınız var sayın İNCE…

Buna meydanlardaki konuşmalarınızla bir kez daha tanık oldu bu millet…

Apo’nun heykelini dikeceğiz diyen Selahattin Demirtaş’ın cezaevinden çıkması için söz birliği yapan siz, Muharrem ince, Temel Karamollaoğlu, Meral Akşener, size söylüyorum, Allah aşkına siz neyin peşindesiniz. Bu nasıl akıl tutulması…

Yok, yok bu akıl tutulması değil. Sizin içinize FETÖ kaçmış. Bunun başka bir izahı olamaz.

Hülasa, Ak parti karşısındaki ittifak milletin dikkatini çekecek elle tutulur bir şey ortaya koyamadıkları gibi, kirli oyunlar peşinden koşarak, seçimi sabote etmenin gayreti içerisinde olduklarını müşahede ediyoruz. Bunların iktidar olma gibi bir dertleri olmadığı gibi, hazır da değiller.

Tayyip Erdoğan düşmanlığı üzerinden siyaset yaparak, ülkeyi germek ve gezi olaylarında olduğu gibi kaos ortamı oluşturmak istemektedirler.

Hasılı, dün olduğu gibi bugün de milletimiz engin ferasetiyle bu oyunu bozacak, 2023-2053-2071 diye ortaya konulan büyük hedeflere emin adımlarla yürüyecektir.

Selam ve dua ile..