Aslında Doğu Akdeniz’de son zamanlarda yaşanan olaylar, nur topu gibi bir bölgesel gücün doğum sancılarının işaretidir. O gücün adı da Türkiye Cumhuriyetidir…

Avrupanın şımarık çocuğu Yunanistan, bölgede tahrik siyaseti ile Türkiye’yi uluslararası alanda oyuna getirmeye çalışsa da, Devlet-i Aliyemizin stratejik planları, oyunlarını kolayca bozmaya yetiyor ve aleyhlerine dönüştürüyor..

Türkiye Cumhuriyeti Devletinin coğrafi konum bakımından, stratejik bir bölgede olması aslında büyük bir avantajdır.. Asya ve Avrupa arasında yer almak denge unsuru açısından önemlidir. Önemine binaen ne doğu, ne de batı bizi gözden çıkaramaz.. Bukadar büyük bir öneme sahip ülkemiz, malesef yıllar yılı hem batı emperyalizminin, hem de sosyalizmin etkisinde kalarak hep üçüncü dünya ülkesi konumunda kaldı..

Ortadoğu, Avrupa ve Asya üçgeninde yer almak, zor bir coğrafya olarak gözükse de, stratejik pozisyonumuzu değerlendirip siyaset geliştirildiğinde ise avantaj sağlamanız hiç de zor gözükmüyor. Bu konumunuzu, yerli ve milli, güçlü bir iktidar ve güçlü bir liderle avantaja dönüştürmeniz mümkün olur…

İşte bugün Türkiye Cumhuriyeti Devleti, yaklaşık yirmi yıllık Ak parti iktidarlarında yerli ve milli hamlelerle, hem ekonomimizi, hem de savunma sanayını güçledirerek, ‘yeni dünya’ düzeninin şekillenmesinde gücünü ve ağırlığını koyarak, bölgesinde güç unsuru haline geldi..

Bölgede Türkiye’ye rağmen hiç bir gücün irade ortaya koyması mümkün gözükmemektedir..
Bu gücümüz sayesinde Libyada, Mısır’da, Suriyede, hasılı orta doğu coğrafyasındaki batı emperyalizminin parçaladığı bütün ülkelerde irade ortaya koyarak, bölgedeki aleyhimize dönüştürülmek isteñen her türlü plan ve oyunlarını bozarak lehimize çeviriyoruz…

Küresel güçlerin, gerek Ortadoğu ve gerekse Doğu Akdeniz’de kı askeri güçleri bizim içerdeki ana muhalefeti rahatsız etmezken, nedense bizim o bölgelerdeki varlığımız bunları rahatsız ediyor.. Bunu anlamak mümkün değil…

Şu bilinmeli ki, Türkiye Cumhuriyeti Devleti ile hiç bir devlet asla savaşmaya cesaret gösteremez.. Karşılarında eski Türkiye yok artık… Gücünü milletinden alan, yerli ve milli duruş sergileyen, planın bir parçası olarak rol biçilen değil, planlarına karşılık plan yapan bir Türkiye var… Bu gücü millet olarak bizler hissederken, artık tek dişi kalmış canavar da hissetmeye başladı…

783 562 kilometre kare vatan toprağı ve 462bin kilometre kare mavi vatandan asla taviz verilmeyecek..Bu böyle biline…
Boğazları FATİH,
Karadeniz’i PİRİ REİS,
Doğu Akdeniz’i YAVUZ, ORUÇ REİS, KANUNİ,
Kıbrıs’ı BARBAROS gemileriyle güvenli hale getiren deniz gücümüzü, kara ve hava unsurlarıyla destekleyen milli ve yerli güçlerimiz sayesinde bu vatan topraklarında ilanihaye var olacağız… Selam ve dua ile.14.08.2020
İlhami Günaydın…