AK Parti İstanbul Milletvekili Avukat Hurşit Yıldırım’dan ikili tutum sergileyen batılı ülkelere çağrı: “dürüst olun!”
AK Parti İstanbul Milletvekili Avukat Hurşit Yıldırım, bugün TBMM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada HDP’li vekillerin gözaltına alınıp tutuklanması ve Avrupa ülkelerinin Türkiye’ye karşı olan ikircikli tavrı hakkında konuştu.
Yıldırım, konuşmasında 15 Temmuz hain darbe girişimine sessiz kalan ama HDP’li milletvekillerinin hukuki durumları söz konusu olduğunda ikili bir tutum sergileyen Batılı ülkelere vurgu yaparak; “Avrupa ülkeleri bu konuda yapılan açıklamalarda demokrasiyi savunduklarını ve Türkiye’yi demokrasiye davet ettiklerini ve kaygı duyduklarını ifade ediyorlar. Bizim kimsenin kaygısına ihtiyacımız yok. Kimin ne niyetle ne yaptığını çok iyi biliyoruz ve şunu çok iyi biliyoruz ki Batılı ülkeler demokrasiye değil, kendi adamlarına sahip çıkıyor.
HDP, KENDİSİNE VERİLEN SİYASET YAPMA FIRSATINI ELİNİN TERSİYLE İTMİŞTİR
Eğer gerçekten batı siyasete sahip çıkıyorsa iktidar partisinin milletvekili adayları, gençlik kolları başkanı, ilçe başkanı, belediye meclis üyeleri öldürülürken onlara neden sahip çıkmadılar, siyasi mesai arkadaşlarımız öldürülürken onlardan niçin ses çıkmadı?” diyen Yıldırım HDP ile ilgili olarak ise;
“Halkların Demokratik Partisi kendisine verilen siyaset yapma fırsatını elinin tersiyle itmiştir. Oysaki 7 Haziranda 80 milletvekili, 1 Kasımda 60 milletvekiliyle Parlamentoda siyaset yapma ve Türkiye partisi olma yerine kışkırtıcı ve tahrik edici, bozucu bir dil benimsenmiştir. Oysaki mevcut İç Tüzük gereği, muhalefet partileri, iktidar partisine göre Parlamentoda zaman olarak daha fazla söz alma ve siyaset üretme fırsatını da kanaatimizce doğru değerlendirememiştir. Bakınız, siyasi tarihimizde HDP’den milletvekili sayısı daha az olmasına rağmen, Refah Partisinin 40 milletvekiliyle, Büyük Birlik Partisinin 7 milletvekiliyle siyasi hayatımıza ne denli etki ettiği, siyasi hayatımızı nasıl etkilediği; bozmadan, kırmadan, dökmeden milletimizin birlik ve beraberliği için ne denli önemli katkılar yaptığı hepimizin malumudur.” dedi.
HUKUK ÖNÜNDE HERKES EŞİTTİR
İstanbul Milletvekili Avukat Hurşit Yıldırım, hukuk önünde herkesin eşit olduğunu vurgulayarak; “Hukuk herkes için eşittir. Hukukun yazılı kuralları vardır. Hukuk bu kuralları işletmezse kamu düzeni ve kamu otoritesi kalmaz. HDP milletvekilleri hariç olmak üzere, diğer vekillerimiz, hatta parti genel başkanları yargının daveti üzerine ifade vermeye gittiler. HDP milletvekilleri ise mahkemenin davetini reddetti. Yargı kararlarından belki en çok da biz mağdur olduk. 1999 yılında kurucu Genel Başkanımız, Millî Eğitim Bakanlığı’nın tavsiyeli bir şiirini okuduğundan dolayı hakkında soruşturma açılmasına rağmen “Ben gelmiyorum.” demedi, hakkında hapis kararı olmasına rağmen “İnfazı tanımıyorum.” demedi ve Pınarhisar Cezaevinde kaldı, ortalığı da ayağa kaldırmadı. Yine, hepinizin bildiği 367 Kararı’nda karar içimize sinmese de karara uyduk fakat her ikisinde millet bizi farklı bir yere koydu, her ikisinde millet millî iradeye ve bize sahip çıktı.” dedi,
BATILI ÜLKELER DÜRÜST DEĞİL
Batılı ülkelerin yanlı tavrının altını özellikle çizerek; “Batılı ülkeler “Benim teröristim iyidir.” mantığıyla uzun zamandır tutarsız bir politika izlemektedirler. Aslında bu tutarsız politikalarla kendi sonlarını hazırlıyorlar. Kendi suni, ekonomik ve güvenlikli hayatını sürdürebilmek için adalet ve paylaşım anlayışından vazgeçen, tutarsız politikalarıyla insanlığa eziyet eden, Müslümanların kanını akıtarak sinsice politikalar üreten, etrafına kan ve gözyaşı ihraç eden, terörist örgütlere silah ve lojistik destek veren, bizatihi mültecilerin göç etmesine sebebiyet veren ve bizatihi de mültecilerden âdeta kaçan Batı için bu sürdürülebilir bir mantık değildir. Batı dünyası bu uygulamayla aslında kendi sonunu hazırlamaktadır. Batı’ya çağırımız şudur ki: Dürüst olun. Türkiye, bin yılık devlet mirasıyla bölgesinin ve kendisinin kaderini ancak kendisi belirleyecektir. Bizim için aslolan, Batı’nın ne dediği değil, “medeniyet dediğin tek dişi kalmış canavarların dediği değil , asıl olan aziz milletin dediğidir!” diyerek konuşmasını bitirdi.