Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Değişime direnmek akıntıya karşı kürek çekmek gibidir. İşte bu gerçekten hareketle bir süredir teşkilatlarımızda ve belediyelerimizde yenilenme ihtiyacımız bulunduğunu söyledim, söylüyorum. Kongre süreci vesilesiyle teşkilatlarımızı önemli ölçüde yeniliyoruz. Belediyelerde de şimdiden benzer adımları atmanın hazırlıkları içindeyiz. Bu, benim şahsi tercihim veya partimizin kendi kendine icat ettiği bir yöntem değildir. Aslında bu, milletimizin talebidir. Bu yenilenme sürecini, değişim ihtiyacını, tazelenme talebini kendi irademizle gerçekleştirmek mecburiyetindeyiz. Eğer bunu biz kendimiz yapmazsak sandıkta milletimiz yapar. Ona fırsat vermeden bu işi kendimiz çözmemiz gerekir.”
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, 26. AK Parti İstişare ve Değerlendirme Toplantısı’na katılarak, bin 244 gün sonra ilk kez “Cumhurbaşkanı ve Parti Genel Başkanı” sıfatıyla partililere hitap etti.
Açılışını Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Ataş’ın yaptığı toplantıya, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Emine Erdoğan, Başbakan Binali Yıldırım ve eşi Semiha Yıldırım, eski Başbakan Ahmet Davutoğlu ve eşi Sare Davutoğlu, Kurucular Kurulu, 3 Kademe Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK) ile Bakanlar Kurulu üyeleri, milletvekilleri ve genel merkez yöneticileri katıldı.
“DEĞİŞİME DİRENMEK, AKINTIYA KARŞI KÜREK ÇEKMEK GİBİDİR”
Mevlana’nın, “Her gün bir yerden göçmek ne iyi, her gün bir yere konmak ne güzel, bulanmadan, donmadan akmak ne hoş, dünle beraber gitti cancağızım, ne kadar söz varsa düne ait, şimdi yeni şeyler söylemek lazım” sözlerini hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Biz milletimize her alanda hep yeni şeyler söyledik. Bundan sonra da aynı şeyi yapacağız. Maziden atiye kurduğumuz köprünün kilit taşı değişim konusundaki kararlılığımızdır. Değişime direnmek akıntıya karşı kürek çekmek gibidir. İşte bu gerçekten hareketle bir süredir teşkilatlarımızda ve belediyelerimizde yenilenme ihtiyacımız bulunduğunu söyledim, söylüyorum. Kongre süreci vesilesiyle teşkilatlarımızı önemli ölçüde yeniliyoruz. Belediyelerde de şimdiden benzer adımları atmanın hazırlıkları içindeyiz. Bu, benim şahsi tercihim veya partimizin kendi kendine icat ettiği bir yöntem değildir. Aslında bu, milletimizin talebidir. Bu yenilenme sürecini, değişim ihtiyacını, tazelenme talebini kendi irademizle gerçekleştirmek mecburiyetindeyiz. Eğer bunu biz kendimiz yapmazsak sandıkta milletimiz yapar. Ona fırsat vermeden bu işi kendimiz çözmemiz gerekir.”
Bugün siyaset çöplüğünde kaybolup gitmiş pek çok partinin en büyük yanlışının, “milletin değişim talebine kulak vermek yerine kendi iç kavgalarının, kendi iç dengelerinin, kendi iç hesaplarının arkasından yürümeyi tercih etmeleri” olduğunu belirten ve “Biz asla böyle bir yanlışa düşmeyeceğiz” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, milletin kendilerine en barizi 7 Haziran olmak üzere bu yönde çok net mesajlar verdiğini hatırlatarak, buradan nasibin alınması gerektiğini ifade etti.
“15 TEMMUZ’DA, MİLLETİMİZİN DESTEĞİ OLMASAYDI, BİZ BUGÜN YOKTUK”
Ziyaret ettiği tüm illerde çeşitli vesilelerle milletle kanaat önderleriyle yaptığı temaslarda bu gerçeği tüm çıplaklığıyla gördüklerini aktaran Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Altını çiziyorum, milletle zıtlaşma olmaz. Hele hele milletle kavga, hiç olmaz. Biz siyasi varlığımızı, hatta 15 Temmuz’da olduğu gibi hayatımızı, milletimizin bize olan desteğine, güvenine, itimadına borçluyuz. Eğer o gece milletimizin o desteği olmamış olsaydı, biz bugün yoktuk” dedi.
Merhum Başbakan Adnan Menderes arkadaşlarıyla idam edildiği zaman sokaklara kimsenin dökülmediğini ve sadece izlediklerini vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Biz, bu ülkede artık aynı yanlışlara düşemeyiz. Düşmeyeceğimizi ve düşemeyeceğimizi 15 Temmuz’da bu asil millet, bu kahraman millet o gece ortaya koydu. Onun için Rabbime hamd ediyorum. Bize bu asil millete hizmet görevini verdi” ifadesini kullandı.