Central Hospital’de Dr. Haluk Özsaraç’a muayene olan Nurten Ahrabi’nin mağduriyetini kimler üstlenecek? Yanlış teşhis ve tedavi yüzünden Nurten anneyi
Nutren Ahrabi, Dr. Haluk Özsaraç mağduru
Central Hospital’de Dr. Haluk Özsaraç’a muayene olan Nurten Ahrabi’nin mağduriyetini kimler üstlenecek? Yanlış teşhis ve tedavi yüzünden Nurten anneyi ne hale getirdiler.
Bundan 13 yıl öncesine kadar hastanelerde insanlara değer verilmediğini, saatlerce muayene ve ilaç kuyruklarında bekletildiğini biliyoruz. Ayrıca doktorun vatandaşlara ikinci sınıf muamelesi yaparak ilgisiz davrandığı da hafızalarımızda. Ancak son yıllarda sağlık sektöründe büyük atılımlar yapılarak vatandaşın saygınlığı yeniden kazanıldı. Devlet Hastaneleri düzelirken, özel hastaneler daha iyi olmalı diye düşünüyor insanlar. Sağolsun Hükümet, vatandaşlar ücretsiz özel hastanelerde de muayene, tedavi ve ameliyat olabiliyor artık. Ancak bazen özel hastanelerin şımarık doktorları insanların sağlığıyla da oynadığı görülüyor. Bu anlamda mağdur olan Nurten Ahrabi, Central Hospital’de Dr. Haluk Özsaraç’tan şikayetçi. Gelin hep beraber hastanın oğlu Murat Ahrabi’den annesinin başından geçenleri bir okuyalım.
“HASTANEDEN VE DOKTOR HALUK ÖZSARAÇ’TAN ŞİKAYETÇİYİZ”
Annem Nurten Ahrabi, Ekim 2013’ün ilk günlerinde bacak ağrısı ve sebebinin bel fıtığı olabileceği düşüncesiyle, Central Hospital’de Dr. Haluk Özsaraç’a muayene oldu. Bel fıtığı ve bel kayması teşhisi kondur.
23 Ekim tarihinde hastane kamera kayıtlarından da kolayca tespit edileceği gibi, annem yürüyerek ameliyata gitmiştir.
26 Ekim 2013 tarihinde taburcu olurken 20 gün istirahat verilmiştir. 20 gün bitiminde ameliyatı eden hekim, kontrol a gelirken rahatlıkla yürüyebileceğini söylemiştir.
20 gün bitiminde annem sakat arabası ile doktor yanına gitmiştir. “Tamam, problem yok, ikinci 20 gün istirahatimizi yapalım, geçecek geçecek” şeklinde geçiştirici ve ilgisizce cevaplar vermiştir.
Bu süre zarfında günde 10 adet ağrı kesici haplar vermiştir. 14 Şubat 2014 tarihinde tekrar kontrol e gittiğimizde, “Allah Allah, geçer yaaaa, dinleneceksiniz, haplara devam” demiştir. Tabi bu uzman doktorumuz zaten yürümekten zorlanan hastanın herhalde ağır işler yaptığını sanmıştır.
Bu süreç devamında, annem rutin kontrol maksadı ile aile hekimimize kan tahlili yaptırmıştır. Böbreklerin iyice kötü durumda olduğu anlaşılmış ve uzman hekimler tarafından ağır kesicilerin artık kullanılmaması gerektiği uyarılmıştır.
Geçen süreçte, sürekli hastaneye ve muhtelif internet sitelerine şikâyetimi dile getirdim. Hastane halkla ilişkiler (veya hasta hakları) departmanda konunun medikal direktör Dr. Rafet Yiğitbaşı’na intikal ettiğini kendisinin konuyu cevaplayacağını söylemiştir.
Mail ve telefonlarıma devam ettiğimde ise sürekli geçiştirilme cevapları aldım.
26 Ekim 2014 tarihinde yani taburcu olduktan tam 1 yıl sonra tekrar bu sözde hasta hakları departmanını aradım. “efendim sürekli araştırıyoruz sebeplerini” şeklinde açıklama yaptılar, ısrarcı tutumum neticesinde medikal direktör ile görüşme olanağı yaratıldı.
Davranışları güven vermediğinden herhangi bir hata yapmamak ve tanık gerekebilir düşüncesiyle bir arkadaşımla görüşmeye gittim.
Medikal direktör ile olan görüşme ve sonrası tutum aşağıdaki gibidir:
1- Son derece kibar bir üslupla karşılamış, sorunları dinlemiş ve hasta olan anneme hak vermiş, ameliyatı yapan Haluk Özsaraç ı eleştirmiştir.
2- Annemin kontrol için hastaneye gelip gitmelerinde Haluk Özsaraç “hasta gayet iyi, ağrılarından şikâyet yoktur” şeklinde bilgisayar programına yalan bilgi girişi yapmıştır.
3- Beyin cerrahı olmadığı için, ameliyata yorum yapamayacağını söylemiş, (kendisi genel cerrah uzmanıdır) , ancak böbrek raporlarını gördüğünde, tedavinin rezalet olduğuna ikna olmuştur.
4- İstediğimiz hekim ve uygun tedavi şekli ile Central Hospital annemi iyileştirecektir vaadinde bulunmuş ve konuyu annemin kabulüne sunmuştur.
5- Durumu annem kabul etmiş, iş uygulamaya gelince, “efendim ne malum bu sorunun yanlış bel ameliyatından kaynaklandığı” şeklinde yanımdaki tanıkla beraber dinlediğimiz sözlerden çark etmiştir
Hasta Nurten Ahrabi’nin oğlu yukarıda belirtilen beyanı gazetemize açıklamıştır. Bizde bu beyanların doğruluğundan yola çıkarak Sağlık Bakanlığı’nı göreve davet ediyoruz..
Not: Cevap hakkı doğan hastanenin açıklamalarına yer vereceğimizi beyan ederiz.